31.1.19

Alışverişsiz bir ay

Evet alışveriş yapmadan 1 ayı tamamladım. Tebrikler ben! Gerçi zorunlu harcamalar (anne,araba, kedi, kardeşler) istediğimden fazla oldu ama kendime hiçbir şey almadan bir ay geçirebilmeyi başardığım için mutluyum. Daha iyisini yapabileceğim konusunda kendime güvenim iyice geldi. Hadi bakalım 2019 şahane bir yılsın :)
Bu resimdekiler belediyenin giysi ve ayakkabı bağış kutusuna gidenler... Aslında hepsi çok yeniler ama giymeyince evde sadece fazlalık oluyorlar maalesef. Sanırım ayıklayacak giysi kalmadı ama evime dönünce yine bir şeyler ayıklarım muhtemelen. Böyle fazlalıkları görünce de insanın sinirleri bozuluyor, resmen para ziyanlığı olan alışveriş anlayışımla geçen yıllara ve harcadığım boşa giden parama çok üzülüyorum. Neyse zararın neresinden dönsem orada kâr başlar diye kendimi avutayım bari.
Evet bu resimde görülen 200 küsur kitabı halk kütüphanesine bağışladım... Liseden ve üniversiteden kalma çoğu. Böyle görünce insanın gözüne gerçekten çok fazla görünüyor. Kitap almak da ayrı bir hastalık türü zaten, tamam okumayı gerçekten çok seviyorum ama şu an kendi evimde üşenmedim saydım 100 tane okumadığım kitap var maalesef...Annemlerin evinde ise benim okumadığım ve okuyabileceğim kaç kitap var henüz saymadım, açıkçası saymaya da korkuyorum :) Çok kitap annem! Onların hepsini okumadan kitap almamaya karar verdim, hatta keşke kütüphane alışkanlığım olsa... Gerçi kütüphanelerde benim okumak istediğim kitaplar olur mu gerçekten bir fikrim yok bu konuda, onu artık evde var olan kitapları okuyup bitirdikten sonra düşünürüm. Ocak ayında 12 kitap okumuşum, bugün 31 OCak ve ben 13. kitaba başladım ama bu akşam evde olmayacağım için bitirebileceğimi sanmıyorum. Böyle ite aklımda kendi evimle ilgili birkaç fikir var, onları evime gidince kafamda iyice şekillendirip yazarım. İnsanın sadeleştikçe sadeleşesi geliyor. Hoşçakal Ocak, fena bir ay sayılmazdın. 10 üzerinden 7 veriyorum :)

20.1.19

Neden minimalist olmak istiyorum?

Eski bir blogda tüm gönderileri silip yeni bir blog edinmek mümkün. Yaptım, oldu. Lakin hayatta her şeyi silip baştan başlayamıyoruz maalesef. Anılar kalıyor, henüz anıları silme programı icat edilemedi. Evet bu blog artık ben ve minimalizm yolcuğum ile ilgili (tabii başarabilirsem). Blogun adını değiştirmedim, çünkü 11 yıl önce bu ismi seçmiştim ve hâlâ seviyorum. Vakti zamanında yazdıklarımı ise okudum ve sildim. Tamam geçmişi silemeyiz ama o depresif kız artık büyüdü, ve yazanları okuyup, okutup hatırlamaya gerek yok diye düşünüyorum. Mesela en az 50 postta "alışveriş yapmak istiyorum" yazmışım. sonrasında 7,5 yıl boyunca doya doya alışveriş yaptım. istemişim ve olmuş, ne güzel. Şimdi ise minimalist olmak istiyorum. Yokluğu gördüm, alışveriş yapmak istedim. Bolluğu gördüm, hunharca alışveriş yaptım. Evde eşyaları koyacak yer kalmayınca, ve kredi kartındaki taksitlerin asla sonu gelmeyince, kafamda deli sorular oluştu. Ben ne yapıyorum? Yılda bir kez giydiğim sırf bir kombine uysun diye aldığım çanta gereksizdi, güzeldi ve yer kaplıyordu. Sadece çanta değil gerçi, bunun ayakkabısı, botu, çizmesi, bluzu, gömleği, pantolonu, eteği, takısı, tokası, makyaj malzemesi vs. Almak isteyene alacak şey o kadar çok ki... Yıllardır yani atandığımdan beri (Eylül, 2011) aldım, aldım, aldım... Sonu yok, çok klasik ama gerçekten almanın sonu yok. Sonra bende bir sorgulama dönemi başladı, ne yapıyordum ben? Geçen yıl 3-4 ay kadar kredi kartı kullanmadım, borcunu sıfırladım fakat o ara satın aldığım her şeyi nakit satın aldım. Yani kredi kartı kullanmamak bir şeyler almama engel olamadı maalesef. Aaa bu kazak çok güzelmiş, offf bu botları almazsam ölürüm kahrımdan, şu kitapları kesin almalıyım illa okurum, ya ben kolye severim alayım bunu nasılsa takacak bir durum olur... Böyle böyle sebep olamayacak sebeplerden durmadan aldım, mutlu olduğumda kendimi ödüllendirmek için, mutsuz olduğumda keyfim yerine gelsin diye, yeni bir hobi edinmeye karar verdiğimde sanki hobide profesyonel olacakmışım gibi her şeyin en iyisini aldım. Dolaplar doldu, çekmeceler doldu, saklama kutuları aldım onlar doldu, ev doldu, sonunda ben de doldum işte. Sonra atma dönemi başladı atmak dediğim giyilecek durumda olanlar için belediyenin giysi kumbarasını tercih ediyorum, bunu giymiyorum evden gitsin, bunu kullanmıyorum birine vereyim vs. Bir süre böyle devam ettim. Bu sistemdeki sorun, giymediklerimi verip yerlerine yenilerini almam oldu. Eskisinden az ama yine çok fazla fazlalık oluştu bir süre sonra. Özetle, hayatımda çok bir şey değişmedi. 2019'a girince alışveriş yapmayacağıma dair kendime bir söz verdim, hiç kimseye söylemedim. (Bu arada itiraf ediyorum yılbaşından hemen önce çok beğendiğim bir bot ve 10 tane kadar kitap aldım...) Neyse bugün 20 Ocak, son 20 gündür kendime ihtiyacım olmayan hiçbir şey satın almadım ve pek tabii hiçbir şeye ihtiyacım olmadı. Buna alışveriş yasağı, diyeti vb. şeyler de demek istemiyorum öyle olunca sanki biraz itici oluyor benim için. Asıl amacım sadece gerçekten ihtiyacım olan şeyleri alarak yaşamayı öğrenmek. Evde 10 çift botum varken sırf beğendiğim için bir tane daha alma isteğinden kurtulmayı öğrenmek, evde okumadığım sayısız kitap varken (sayıp listeleyeceğim çok yakında) nasılsa okurum bir ara diye yeni kitaplar alma dürtüsünden kurtulmak... Bunu bir yaşam tarzı haline getirmeyi başarmak istiyorum. Bu yüzden bloguma geri döndüm. Canım blog, senle bu macerayı da başarıyla atlatacağız biliyorum. Evet yazacak daha çok şeyim var ama bu gecelik bu kadar. lev ye <3